İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi
Adres: M. Kemal Atatürk Bulvarı No : 42 35620 Çiğli / İZMİR

Telefon::(232) 376 71 76
Faks::(232) 376 71 00

Harita

Lezzetin Markası "Ağam"

Bundan tam 42 sene önce, 1978 yılında tatlılar diyarı Gaziantep’ten hayalindeki şehrin, İzmir’in yolunu tutan baklava ustası Yaşar Murat’ın ilmek ilmek örerek bugünlere taşıdığı ‘Ağam’ markasının peşindeyiz bu ay…  42 yıl önce Karşıyaka’da kapısında kuyrukların oluştuğu 20 metrekarelik bir dükkanda başladığı markasını bugün 16 şubesinde başarıyla sürdüren Ağam, gücünü ‘geleneksel üretim’ yönteminden alıyor.
 
Türk yemek kültürünün mihenk taşlarına imza atan kentlerimizin başında gelen Gaziantep’te çocuk yaşlarda başladığı baklava ustalığında öylesine hünerle, öylesine azimle çalışır ki Yaşar Murat, 150 yıllık Güllüoğlu’nda yaptığı çıraklığın ardından, şehrin önde gelen ustalarından Burhan İnal’ın yanında çalışmaya başlar. Kalfalığını ve ustalığını İnal’ın yanında tamamlayan Murat, asker dönüşü ustasından ortaklık teklifi alır ve bir süre birlikte çalışırlar. Sevdiği mesleği memleketinde yapmanın hazzı bir başkadır elbet ancak İzmir sevdası da yaptığı baklavalar gibi tatlı tatlı dolanır damarlarında Yaşar ustanın… ‘Ben işçiyim, kendi yerimi açarsam işimin sahibi olurum, üstesinden gelemezsem yine işçi olurum. Madem kaybedecek hiçbir şey yok, o zaman vakit kolları sıvama vaktidir’ der Yaşar usta ve yanında sevdiği bir büyüğü olan Mehmet amca ile İzmir’in yolunu tutar. İki kişi ile başlayan bu yolculuk bugün 150 kişinin ekmek kapısı, yüzbinlerce hanenin ağız tadı, milyonlarca kişinin mutluluk kaynağı olan markaya dönüşür. Ağam’a…
 
Bu lezzetli hikayenin devamında neler oluyor, markanın gücü ve sürdürülebilirliği nasıl mı başarılıyor? Gelin bu soruların yanıtlarını sektörün öncü oyuncuları arasında yer alan markanın ikinci kuşak temsilcisi Veysel Murat ile gerçekleştirdiğimiz keyifli sohbette öğrenelim…
 
 
Kısaca Ağam’ın yolculuğunu aktarır mısınız?
 
1978 yılında babam Yaşar Murat tarafından Karşıyaka’da 20 metrekarelik bir dükkânda başladı bizim üretim serüvenimiz. Çıraklığını Gaziantep’te Güllüoğlu’nun yanında, kalfalık ve ustalığını Burhan İnal’ın yanında çalışarak tamamlayan babam, askerden döndükten sonra Burhan İnal’ın ortaklık teklifini kabul ediyor. Bir müddet birlikte çalıştıktan sonra babam İzmir hayaliyle bu güzide kente göç ediyor. İzmir’e 4 kişi olarak gitmeye karar veriyorlar vermesine ancak bir tanesi ‘babam izin vermedi’ diyor, bir tanesi yepyeni bir hayata ve yolculuğa cesaret edemeyip vazgeçiyor derken büyüğümüz olarak gördüğümüz Mehmet amca ile yola çıkıyor babam. Mehmet amca bu işi bilmemesine rağmen büyük olarak babama destek veriyor. Başarılı da bir ortaklık yürütüyorlar. 1978 yılında Karşıyaka’daki dükkânın ardından 1990’da 2. şubemizi açtık. 1991’de 3. şube derken 1999 yılında ben askerden döndükten sonra İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’ndeki üretim tesisimizi faaliyete soktuk. Bu gelişmenin ardından da zincir mağaza olma yolunda ilerledik. Bugün 16 şubemizde 150 çalışanımız ile yolumuza devam ediyoruz.
 
Meşhur 3 kuyrukların hikayesini dinleyebilir miyiz sizden?
 
Karşıyaka’da 3 dükkanın önünde sürekli müşteriler kuyruk oluşturduğu için 3 kuyruklar diye anılırdı. Bunlar; Ömerağa, Küçük Avcı ve Ağam’dı… Ne mutlu bize ki bugün tatlarımızı daha geniş kitlelerle paylaşabiliyoruz.
 
Tatlıcılıkta genelde baklava malzemesi ya da şehir isimleri ile tabelanın ismi konulurken, siz neden Ağam’ı seçtiniz?
 
Ağam, Gaziantep’te bir hitap sözcüğüdür. Baş üstünde tutulan, değer verilen, saygı gösterilen manası taşır. Bu nedenle Ağam…
 
Markanızın gücünü nasıl koruyorsunuz?
 
Geleneksel lezzetimizi en doğru şekilde en uygun fiyatlarda tüketicilerle buluşturmak bizim misyonumuz. Bu bilinçle hareket ederek tedarikçilerimize özen gösteriyoruz. Ürünlerimize giren her bir parçanın doğallığı, yetişme yeri ve şekli bizim için çok kıymetli. Bu nedenle çok hızlı büyümek yerine doğru tedarikçilerle ilerliyor, tedarik edebildiğimiz mal kadar büyümeyi sürdürüyoruz. Çünkü fabrikasyon ürünler imalathanemize giremez. Bu özen de markamızın gücüne her geçen gün güç katıyor.
 
Marka hedefiniz ne?
 
Kalitemizden ödün vermeden, lezzet yelpazemizi genişleterek, İAOSB’de kuracağımız yeni tesisimizin ardından 50 şubeye ulaşmayı hedefliyoruz. Ancak tabii ki belirttiğim gibi doğru tedarikçiler ile içimize sinen ürünleri elde edebildiğimiz doğrultuda bu gelişmelere imza atmayı hedefliyoruz. Başkalarını örnek almak yerine öncü olma misyonumuz ile Ağam markasının ilk günkü gücünü korumak için sürekli kendimizi geliştiriyoruz. Her zaman ‘daha fazla kazanalım’ın değil, ‘daha iyisini nasıl yaparız, üstüne ne koyabiliriz ne gibi bir fark yaratabiliriz’ in peşinde olduk. Yıllarca hep bu bakış açısıyla çalıştık.
 
Kalitede ve başarıda tedarikçinin de önemine dikkat çektiniz. Sizi farklı kılan ürünleriniz neler, nerelerden topluyor, nelere dikkat ediyorsunuz?
 
Ürünlerimizi geleneksel yöntem ve ürünlerle hazırlarız. Unumuz sadece bize özel üretiliyor. Babamın 50 yıllık birikimi ve bize aktardıkları ile beraber çalıştığımız firma, İzmir’in iklim koşullarını dikkate alarak bize özel bir un ürettik. Baklavanın ağızda erimesinden tutun da gevrekliğine kadar tüm özellikleri sağlayan bir un ile yapıyoruz ürünlerimizi. Nişastamız ve fıstığımız Gaziantep’ten, yağımız ise Urfa’dan gelir hem de 40 yıldır… Ekzoz dumanı görmemiş Şanlı Urfa’nın dağlarında yayılmış koyunların sütünden elde edilen tereyağı eritilip saflaştırılarak yüzde 99,9 yağ haline dönüştürülür. Tereyağının ise yüzde 76’sı yağ, kalanı ise süt ve ayrandır. İşte tatlılarımız da sade yağın bu lezzetli aroması ile taçlanır. 
Dondurmalarımızın saleplerini su değirmeninin başında bizzat kendimiz durarak çektiririz. Ürünlerimiz, üretim sistemimiz hep geleneksel.
İstediğimiz kalitede ürün olmazsa alıp satmıyoruz. Müşterinin elindeki poşette aldığı paranın hakkını vermiyorsak yanlış yoldayız demektir. Biz bu anlamda elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. 2 tip esnaf vardır birisi kasayı diğeri tabelayı düşünür. Biz tabelamızı düşünen esnafız. Hiçbir zaman daha çok para kazanalım derdinde değiliz.
 
Ağam, sürekli kendini geliştirerek ürün yelpazesindeki yeniliklerle etkileyici tatlar sunuyor. Yeni ne gibi lezzetler bekliyor bizi?
 
Bu aralar Ege Üniversitesi ile birlikte diyet baklava üzerinde çalışıyoruz. Piyasaya soğuk baklava adı altında, büyük beğeni toplayan yeni bir ürün çıkarttık. Geri bildirimleri oldukça başarılı bir ürün… Eylül ayında ise yeni bir lezzet sürprizimiz olacak. Tezgaha ince şöbiyet çıkartmaya hazırlanıyoruz.
 
Pandemi sürecini sektörünüz nasıl geçirdi?
 
Bazı sektörler büyük hasar alırken bazı sektörler pandemi sürecinden faydalanarak çıktı. Bizim sektörümüz ise Ramazan nedeni ile ev içi tüketim konusunda büyük talep gördü. Salgın dolayısı ile ziyaretlere ara verildiği için ise bu anlamdaki tüketimde azalma kaydedildi.  
 
Başarılı bir markanın temsilcisi olarak bu yolda ilerlemek isteyen gençlere tavsiyeniz ne?
 
Büyüklerin izini takip etsinler. Ben 4 yaşındaydım imalathaneye girip çıkıyordum, oğlum 15 yaşında sabah kalkıp servisle imalathaneye geliyor. Babam beni hiçbir zaman işe gelirken uyandırmadı, oğlum da beni işe gelirken uyandırmıyor. İşlerinin başında severek dursunlar ve hep ‘daha iyiyi nasıl yakalayabilirim’in peşinde koşsunlar.

 

Diğerleri

İAOSB Yerleşim PlanıİAOSB MedyaİAOSB Haber DergisiİAOSB Tanıtım FilmiİAOSB Dosya İndir