İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi
Adres: M. Kemal Atatürk Bulvarı No : 42 35620 Çiğli / İZMİR

Telefon::(232) 376 71 76
Faks::(232) 376 71 00

Harita

Eğitimde Fırsat Eşitliğinin Öncü Destekçilerinden EÇEV ‘Gelecek Sunuyor’

Eğitimde fırsat eşitliğinin öncü destekçilerinden EÇEV ‘gelecek sunuyor’
 
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
 
Malatya doğumluyum. Evli ve iki değerli kız evlat sahibiyim. Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesinden mezun oldum. 11 yıl devlet memurluğu sonrasında istifa ederek Özel Ekin Okulları kuruluşunda yer aldım. Halen Ekin Okulları kurucu genel müdürlüğü görevini sürdürüyorum. EÇEV’in 7 yıl yönetim kurulunda görev aldıktan sonra son üç dönemdir yönetim kurulu başkanlığını yürütmekteyim. Bu son görev yılım, artık bayrağı yeni bir arkadaşıma devretmek için hazırlanıyorum.
 
Bir insanın hayatta karşılaşacağı en zor sorunun bu olduğunu düşünüyorum. Çünkü genelde insan yaptıklarının en doğru ve en iyi olduğunu düşünür ve kendini bu gerçeklik üzerinden tanımlar. Önce kendini bileceksin ve sonrada anlatacaksın. Çok zor!
 
Her bulunduğum ortamda kendim olmaya özen gösteririm.  Genel olarak, ben nasıl biriyim, diye düşündüğümde hep daha çok şey bilmenin peşinde olduğum için çok meraklı ve denemeyi seven bir yapım olduğunu söyleyebilirim. Evrensel ve bireysel değerleri çok önemseyen, adil olmaya çalışan her türlü ayırımcılığı şiddetle reddeden, yaratıcılık yönü güçlü ve enerjisi yüksek, yaptığı her işe heyecan duyan, çalışkan bir insanım. Aslında bizim kuşağın çalışmayı çok sevmek gibi bir özelliği var galiba ondan böyleyiz.
 
Dostluklar benim için çok önemlidir. En büyük zenginliğin iyi bir aile ve dostluklar inşa etmek ve de korumak olduğun inanırım.  Acıma duygusundan yoksun insanlardan ve hayat tarzıma müdahaleden hoşlanmam.  Merkezimde her zaman insan vardır. İnandıklarımı sonuna kadar savunurum. Elbette hoşlanmadığım ve değiştirmek için çabaladığım karakter özelliklerim de var;  yaşananları kolay unutamamak ve fazla iş odaklı olmak gibi.
 
Çok iyi bir kitap okuru olduğumu söyleyebilirim. Farklı alanlara ait kitapları okumayı seviyorum. Son dönemlerde özellikle yakın tarih ile ilgili okumaya çalışıyorum. Ama film ve dizi izlemeyi de seviyorum, elişi ile uğraşmayı da. Hobilerim var ve onlara zaman ayırmaya özen gösteriyorum. Zamanın ötesinde doğmuş insanları seviyorum ve örnek almaya çalışıyorum. Seyahat etmeyi çok seviyorum, olabildiği kadar çok kültür tanımak, gidebildiğim kadar ülke görmek istiyorum. Bu nedenle tek bir yer ve tercih ettiğim ülke yok. Kinestetik bir yapım olduğu için hareketli yaşanan her şey ilgimi fazlası ile çekiyor.
 
Doğanın 1,5 yılda ürettiğini 1 yılda tüketir hale geldik ve bu süre daha da kısalmaya devam ediyor. Doğanın kendisini yenilemesine izin vermiyoruz. Dünyamızın daha yaşanası bir yer olması için “yardım edilmiş yoksullar yerine ortadan kaldırılmış yoksulluk” için çabalamak gerektiğine inanıyorum ve bunun için farklı alanlarda yapılan çalışmalara destek vermeye çalışıyorum. Amaçları için sorumluluk almak gerektiğini biliyor ve çabalıyorum. İnsan üç kere doğarmış ilki annesinden, ikincisi tercihlerinden, 40’ında da hatalarından. Geriye dönüp baktığımda her üç doğumu da tamamlamış ve hayallerimi gerçekleştirmiş şanslı insanlardan olduğumu düşünüyorum. Kısacası çok yönlü olmayı seviyorum ve tercih ediyorum. Çünkü hayat hep hayalleri aşıyor.
 
EÇEV’in kuruluş amacını, bu fikrin doğuş nedenlerini ve bugünlere uzanan sürecini aktarır mısınız?
 
Ege Çağdaş Eğitim Vakfı 1995 yılında, çağdaş ve evrensel kültür değerleri ile donanmış, cumhuriyetin kazanımlarına ve demokrasiye inanan, bilimsel düşünen, sorgulayan, laik ve aydın nesillerin yetiştirilmesine katkıda bulunmak ve eğitimde fırsat eşitliği yaratmak amacıyla, yerelde bir çağdaş eğitim seferberliği başlatma ülküsü ile, 96 kurucumuz tarafından kuruldu. Bu vizyon doğrultusunda, İzmir’de kurulmuş ve “kamu yararına çalışan” bir vakıf olarak, her yaştan çocuk ve gencin eğitim ve öğretimleri boyunca en temel insan haklarından olan “eşit ve yetenekleri doğrultusunda eğitim” fırsatlarına erişebilmeleri, çağdaş bilgilerle donanmış, kültürlü, görgülü, becerikli, üretken bireyler olarak toplumda yer almalarını sağlamayı amaçlıyor.
Kuruluşundan bu yana EÇEV, yaklaşık 25.000 başarılı ve ihtiyaç sahibi ilkokul, ortaokul, lise ve üniversite öğrencisine karşılıksız burs ve eğitim desteği verdi. Öğretmenlere yönelik eğitim projeleriyle de 10.000’den fazla eğitimcimizin mesleki ve kişisel gelişimine destek oldu.
 
Hali hazırda yürüttüğünüz çalışmalar hakkında bilgi alabilir miyiz?
 
Eğitimde fırsat eşitliğini sağlamayı amaçlayan faaliyetlerimizi üç başlık altında toplayabiliriz: Çocuklara ve gençlere yönelik eğitim burslarımız ve kişisel gelişim programlarımız, öğretmen eğitimlerimiz, aile destek ve kadını güçlendirme programlarımız.
 
Eğitim burslarımız, ilkokuldan üniversiteye kadar eğitimin her kademesinde başarılı ancak maddi olanakları kısıtlı öğrencileri desteklemeyi amaçlıyor. EÇEV her yıl 500’e yakın burs veriyor; bu sayının yaklaşık yarısı üniversite, diğer yarısı da lise ve ilk-ortaokul öğrencileri. Üniversite burslarında eğitim fakültesi öğrencilerine, yani geleceğin öğretmenlerine özel bir önem veriyoruz. Tüm burslu öğrencilerimize burslarının yanı sıra, kişisel ve mesleki gelişim olanakları sunuyoruz; özellikle üniversite bursiyerlerimizi etkinlik merkezlerimizde gönüllü çalışmalar yapmaya teşvik ediyoruz.
 
İlk ve ortaokul öğrencilerine ağırlıklı olarak etkinlik merkezlerimizden ulaşıyoruz. Dezavantajlı bölgelerde yer alan İzmir’de iki, Salihli’de bir etkinlik merkezimiz var. Buralarda, okul öncesi çağdaki çocukların eğitim hayatına hazırlanmaları için fırsat sunuyoruz; ilk ve ortaokul öğrencilerine, ailelerinin ve okullarının kısıtlı olanakları ile erişemedikleri kültür, sanat, bilim atölyelerine katılarak kendilerini tanımaları, yeteneklerini keşfetmeleri için imkan veriyoruz.
 
Yaratıcı Yenilikçi Öğretmen Semineri (YYÖS), İzmir Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Günleri (ÇOGED) gibi uzun yıllardır sürdürdüğümüz, alanında marka olmuş eğitim projelerimizle, gelecek nesilleri geleceğe hazırlayan öğretmenlerin mesleki ve kişisel gelişimine katkıda bulunuyoruz. YYÖS 17, ÇOGED 7 yıldır devam ediyor, her yıl birer kez düzenleniyor ve yaklaşık 1.500 öğretmene ulaşıyor.
 
Eğitimde ailenin yapıcı ve bütünleştirici etkisini de göz ardı edemeyiz. Aileler, çocukların gelişiminde temel rol modelini ve öncelikli öğrenme kaynağını oluşturuyor. Vakıf olarak, ailelerin ve özellikle annelerin sosyal ve ekonomik alanlarda güçlenmesinin çocuğun yaşam kalitesi ve başarı düzeyi üstündeki olumlu etkisini önemsiyoruz. Aile içi iletişim ve ebeveyn davranışının niteliğini yükseltmenin yanı sıra, bireylerin yaşam boyu öğrenme ve bilgi ve becerilerini geliştirme hakkını da gözeterek, dezavantajlı bölgelerdeki yetişkinlerin kişisel gelişimlerini sürdürmelerini destekliyoruz; böylece, toplumsal farkındalığın yükseltilmesine katkıda bulunuyoruz.
 
İzmirlilerin Vakfınıza verdiği destek hakkında neler söylemek istersiniz?
 
İzmir’de kurulmuş bir vakıf olarak EÇEV’e İzmirlilerin desteği elbette ki çok büyük. En büyük zenginliğimiz, vizyonumuzu paylaşan bağışçılarımız, destekçilerimiz ve gönüllülerimiz. Az önce bahsettiğim burs ve eğitime destek çalışmalarımızın tamamını bağışçı ve sponsorlarımızın maddi veya ayni katkılarıyla gerçekleştiriyoruz. Gücümüzü onlardan alıyoruz. Bireysel bağışçılarınız desteği, kurumsal iş birliklerimiz, proje ortaklarımız, çalışmalarımıza emeğini, zamanını ayırarak destek veren adanmış gönüllülerimiz, her biri ayrı ayrı kıymetli bizim için. Elbette sadece doğrudan bağışlar değil, faaliyetlerimizi fonlayacak kaynağı yaratmak için biz de yıl boyunca çeşitli faaliyetler düzenliyoruz. Kermesler, konserler, geziler, yemekli toplantılar gibi çok çeşitli sosyal ve kültürel etkinliklerle hem kaynak yaratıyor, hem de kentimizin kültürel ve sosyal hayatını renklendiriyoruz. Pandemi nedeniyle bir yıldır bu etkinlikleri yapamıyoruz ancak, normalleşmeye kavuşacağımız günlerde İzmirlilerin yine bu etkinliklere hem organizasyon desteği vererek hem katılarak yanımızda olmaya devam edeceğinden eminim. EÇEV’i desteklemenin birçok yolu var. İyilik koşularında EÇEV için bağış kampanyası açmak, Eğitime Pedalla - Bisiklet turumuza katılmak, çiçek-çelenk bağışları yaparken, çikolata, davetiye, hediyelik seçerken Vakfımızın ürünlerini tercih etmek, gibi hepsini burada sayamadığım pek çok şekilde, hem İzmirliler, hem kendisi burada olmasa da kalbi İzmir için atanlar, hem de eğitimin önemine bizim gibi inanların desteğiyle yolumuza devam ediyoruz. Vakfımız kamu yararına faaliyet gösteren kurum statüsünde olduğu için yıl içinde yapılan bireysel veya kurumsal bağışlar, yıl sonunda gelir veya kurumlar vergisi matrahından da mahsup edilebiliyor.
 
EÇEV’in öğrencilere eğitim desteği sunan bursları hakkında bilgi verir misiniz?
 
Bizler, EÇEV’de, değişim ve dönüşüm yaratmanın gençlerle uzun dönemli nitelikli iletişim ve etkileşim içinde olmakla gerçekleşebileceğine inandığımız için, burs programımızı, gençlerimize maddi destek sağlamanın yanı sıra, yıl boyunca devam eden bir kişisel gelişim programıyla da destekliyoruz. EÇEV burs programına dahil olan her öğrenci eğitim-öğretim yılı boyunca:
 
Eylül-Haziran döneminde 10 ay süreyle -karşılıksız- aylık eğitim bursu alıyor
Kendi yaş grubuna uygun olarak tasarlanmış bir kişisel gelişim programına dahil oluyor
 
Eğitim burslarımız, değişen ekonomik koşullara göre her yıl güncelleniyor. 2020-21 eğitim öğretim döneminde aylık burs rakamlarımız ilk ve ortaokul için 125, lise için 200, üniversite için 300 TL.
Burs bağışçılarımız, ilgili kademedeki aylık burs tutarı kadar, 12 ay boyunca Vakfımıza bağışta bulunuyor. Bu bağışlar 10 ay boyunca doğrudan öğrenciye aktarılıyor, kalan 2 aylık bağışlar ise öğrenciler için yıl boyunca gerçekleştirdiğimiz kişisel gelişim programı giderlerine katkı olarak Vakfımızın burs fonuna dahil ediliyor. 2020-2021 eğitim öğretim dönemi için burs bağışı rakamlarımız şöyle:
 
İlk ve ortaokul: 125 TL/ay * 12 ay: 1500 TL/yıl
Lise: 200 TL/ay * 12 ay: 2400 TL/yıl
Üniversite: 300 TL/ay * 12 ay: 3600 TL/yıl
 
Burs alan her öğrenci, dahil olduğu eğitim kademesinin ve yaş grubunun ihtiyaçları gözetilerek tasarlanmış bir kişisel gelişim programına katılıyor. Her öğrencinin her ay en az bir kültür, sanat, bilim veya spor etkinliğine katılmasını öngören bu programda kişisel gelişim seminerleri, sinema, tiyatro, konser, sergi vb. kültür-sanat etkinlikleri, geziler, meslek tanıtım günü, gönüllülük, sosyal sorumluluk ve farkındalık çalışmaları gibi etkinlikler yer alıyor.  Bursluluğun bir sonraki yıl devamı, öğrencinin okul başarısının belli bir düzeyin altına düşmemesi ve kişisel gelişim programına yeterli düzeyde katılımına bağlı oluyor. Burs programına dahil edilecek öğrenciler, bireysel başvuru sonrasında, yüz yüze görüşmelerle, öğrencinin başarı ve ihtiyaçlılık durumu değerlendirilerek seçiliyor. Burslu öğrencilerimize yıl içinde çeşitli destek projelerimiz kapsamında giysi ve malzeme vb yardımları da yapmaktayız. Bursluluk kriterlerini sağlayan öğrencilerimize desteğimiz üniversiteden mezun olana kadar sürüyor. 
 
Pandemi sürecinde sekteye uğrayan yüz yüze eğitimlerin yarına yansımaları sizce nasıl olacak?
 
Pandemi dünyada farklı kademelerde 2 milyara yakın öğrenciyi etkiledi. Bu dönemde, eğitim-öğretim; okulların hiç hazırlıklı olmadığı bir durumla karşı karşıya kaldı. Okullar, bazı ülkelerde tamamen, bazılarında kısmi olarak kapandı ve eğitime ara verilmek zorunda kalındı.
 
Böylelikle 2020 Nisanından itibaren yaşadığımız bu süreçle birlikte uzaktan eğitim kavramı hayatımıza girdi. Aslında eğitim dünyası, uzaktan eğitime belli ölçülerde hazırdı ve kısmi olarak kullandıkları bir yöntemdi; ama bu ölçekteki durum için bir hazırlık yoktu. Zorunlu olarak başlayan bu süreçte eğitimin kesintiye uğramaması için MEB ve diğer eğitim kurumları hızlı bir aksiyon alıp alternatifler üretti.  Süreç uzayınca uzaktan eğitim başarısı, erişimde yaşanan sorunlar, yeni sürece ailelerin etkisi, öğrenci motivasyonu, dezavantajlı grupların durumu, ekipman temini, öğrenme kayıpları ve öğrenciler üzerindeki psikolojik etkileri gibi konular, tüm dünyada tartışılmaya başlandı. Halen bu süreç de öğrenme kayıplarının ne ölçüde olacağı,  aranın kapatılması için alınacak önlemler konusunda tartışmalar devam etmektedir.  Öğrencilerin; bireysel farklılıkları, erişim olanakları ve ekipman eksiklikleri nedeniyle yüz yüze eğitime göre olumsuz yönde bir fark oluştuğu yadsınamaz bir gerçek.
 
Yakın geçmişte böyle bir süreç yaşanmadığı için olası etkiler konusunda şu an net bir şeyler söylemek mümkün değil; ama bu konuda yürütülen pek çok çalışma var. Pandemi süreci bittiğinde daha net bilgiler ve sonuçlar elde etmek mümkün olacak.
 
Koşullar çok aynı olmasa da Afganistan’da eğitime verilen üç aylık bir aranın 1.5 yılda kapatıldığına dair bir çalışma var. Bu çalışmanın sonuçlarını göz önüne alırsak çok da iyimser bir tablo ile karşılaşmayacağımızı düşünüyorum.
 
Sıradaki hedefiniz nelerdir?
 
Daha önce belirttiğim gibi EÇEV’ deki misyonumu tamamladığımı düşünüyorum ve bayrağı yeni bir arkadaşıma devretmek bu yılki hedefim. EÇEV 25. yılını tamamlayan bir vakıf olarak eğitimde yaptığı yeni ve önemli başka projelerle yoluna devam edecek. Elbette bizler her zaman vakfımızın yanında olmaya ve desteklemeye devam edeceğiz. Küçük prensin tilkisinin dediği gibi "Ölene kadar sorumluyuz, gönül bağı kurduğumuz her şeyden..." İnsan emek verdiği her şeyle güçlü ve sonsuz bir bağ kuruyor çünkü.
 
Kişisel hedeflerime gelirsek bundan sonra kadın ve kadın sorunları alanındaki çalışmalara daha çok zaman ayırmak istiyorum.
 
Varsa eklemek istedikleriniz.
 
Ben birlikte çalışmanın, proje yapmanın sinerjisine çok inanıyorum. Bu nedenle STK’lar arasında iş birlikleri çok önemli. Bana göre siz de bir STK mantığı ile çalışıyorsunuz. Temennim önümüzdeki yıllarda EÇEV veya benzeri kurumlarla daha fazla ortak çalışmalar üretmek için bir araya gelecek fırsatlar yaratılması ve iş birliklerinin çoğaltılmasıdır.

 

Diğerleri

İAOSB Yerleşim PlanıİAOSB MedyaİAOSB Haber DergisiİAOSB Tanıtım FilmiİAOSB Dosya İndir