İlklerin 85 yıllık markası Tolon dünya liginde
Türkiye’nin ilk elektrik motoru, su pompası, biçer-döverini üreten, ‘tamamen yerli’ ilk ev ve tam otomatik sanayi tipi çamaşır makinesini hayatımıza kazandıran, 85 yıllık tarihine birbirinden farklı başarıları sığdıran, yalın üretim tekniklerini kullanarak önde gelen markalar arasına adını kazıyan Tolon Makine’nin hikayesini paylaşıyoruz bu ay…
Türk sanayisine yön veren en önemli isimlerinden ‘mucit ve müteşebbis’ Özdemir Kamil Tolon tarafından 1937 yılında Bursa’da kurulan Tolon Makine, günümüzde İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan fabrikasında ürettiği tam otomatik endüstriyel çamaşır makineleri, kurutma makineleri, ütü ve havlu katlama makineleri ile de dünyaya ulaşıyor. ‘Dünya markası olma’ hedefinden sapmadan yollarına devam eden Tolon kardeşler, ‘zor pazar’ olarak bilinen Avrupa’ya ürün gönderiyor.
Firmanın dördüncü kuşak temsilcilerinden Efe Tolon, yıllar geçse de değişmeyen ‘mükemmellik’ anlayışı ve etik değerler silsilesiyle bu günlere geldiklerini anlatırken, “Vizyonumuz sürekli kendimizi geliştirmek ve müşteriye çözüm odaklı yaklaşmak” diyor.
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Sizin için kaçıncı kuşak demeliyiz?
1986 İzmir doğumluyum. Orta ve lise öğrenimimi İzmir Özel Tevfik Fikret Lisesi’nde Fransızca olarak tamamladım; yüksek öğrenimimi de Paris Créapole Üniversitesi’nde Endüstriyel Tasarım Bölümü’nde bitirdim. Tolon’un 4’üncü kuşak temsilcisiyim. Hali hazırda firmamızın yurt içi operasyonel satış müdürlüğü görevini sürdürerek, yurt içi satış ve teknik servis operasyonlarını yönetiyorum.
Sektöründe öncü firmalar arasında olan Tolon Makine’nin kuruluşundan bugüne kadar uzanan başarı hikayesini aktarır mısınız?
Tolon, 1937 yılında büyük dedem Özdemir Kamil Tolon tarafından, Türkiye’nin ilk ev tipi çamaşır makinesini üreterek faaliyetlerine başlamıştır. Daha sonra dedem M. Dârâ Tolon tarafından firmamız İzmir’e taşınmış ve yine Türkiye’nin ilk tam otomatik sanayi tipi çamaşır makinesinin ve endüstriyel çamaşırhane makinelerinin imalatı ile faaliyetlerine devam etmiştir. Sektörümüzde birçok ilklere imza atan bir aile işletmesi iken 2016 yılında dünya çapındaki sektör liderlerinden olan JENSEN-GROUP ile bir ortaklık sağlayıp, üretiminin yüzde 70’inden fazlasını ihraç eden global bir oyuncu olma yolunda ilerlemeye başlamıştır.
Şu anda Belçika’nın Gent şehrinde faaliyet gösteren Tolon Europe şirketimiz üzerinden sektörde uzun yıllar tecrübeli Avrupalı yöneticilerimiz dünyadaki tüm distribütör ağını yönetmektedir. 2000 metrekarelik Belçika ofisimizde Avrupa distribütörlerimizin gümrüksüz olarak alışveriş yapabileceği makine ve yedek parça stoğumuz hazır bulunmaktadır. Ayrıca Amerika Birleşik Devletleri’nin Florida eyaletinde kurulu Tolon USA ve B.A.E’de kurulu Tolon Dubai ofislerimiz de o bölgelerdeki distribütörlüklerimizle birlikte yerel ekiplerimiz tarafından yönetilmektedir.
Bugünkü çalışma hacminiz ve personel sayınız hakkında bilgi verir misiniz?
Belçika satış merkezimiz, Amerika ve Dubai’de bulunan ofislerimiz ile birlikte 10’u yabancı olmak üzere toplam 160 kişilik bir aileyiz. Pandemi döneminde de sürdürdüğümüz büyüme hedeflerimiz doğrultusunda emin adımlarda ilerliyoruz.
Tolon Makine’nin bir marka haline gelmesindeki dönüm noktaları nelerdir? Aile şirketi olmanın firmanızın marka olma yolundaki bu başarısında rolü var mı? Avantaj ya da dezavantaj sayılabilecek satır başları nelerdir?
Önceki nesillerimizden bize kalan değerlerimize sahip çıkmanın ve doğrudan vazgeçmeden çalışmanın, başarının en büyük sırrı olduğuna inanıyoruz. Aile olarak güzel bir iş bölümü içerisinde, aynı zamanda kurumsallığımızı da geliştirerek sürekli olarak çalışıyoruz.
İlk ev tipi ve ilk sanayi tipi çamaşır makinesini üretip, sürekli ürünlerinizi geliştirerek günümüze kadar taşımış bir firmasınız. Bunu hangi prensipler doğrultusunda sağlıyorsunuz?
İnovasyon ve mucitlik bizim bir aile geleneğimiz. Önceki nesillerimizden böyle gördük ve bunu devam ettirme gayretindeyiz. Hep daha iyisini istemek ve yapmak değerlerimizin başında geliyor. Daha iyisi olmadan içimiz rahat etmiyor.
Dijital çağın gereklerine nasıl ayak uyduruyor, Ar-Ge ve inovasyon sürecini nasıl yönetiyorsunuz?
Dijitalleşmeyi artırmak, şirketimizin güncel hedefleri arasında baş sıralarda. İmalattan, teknik servis saha yönetim sistemine kadar tamamen dijitalleşmiş durumdayız. Hem yerli hem de yabancı mühendislerimiz ile sektörün ihtiyacı olan yenilikler üzerinde sürekli çalışmalar yapıyoruz. Aynı zamanda bu çalışmalarımızı Ar-Ge Laundry adını verdiğimiz tesisimizde deneyimleyip gelişmelere katkı sağlıyoruz.
İhracatın devleri arasında yer alıyorsunuz, bugün üretim hacminiz ne kadar? İthalatta ve ihracattaki rolünüz nedir?
Üretimimizin yüzde 70’inden fazlasını ihraç eder durumdayız. Özellikle kalitenin en başta arandığı Avrupa ülkelerinden Almanya, Fransa, İspanya, İngiltere, Avusturya gibi ülkelere, Amerika Birleşik Devletleri’ne ve hatta Avusturalya’ya kadar ihracatımız mevcut. Tüm bu ülkelerin alışkanlıklarına, çeşitli sertifikasyonlarına göre her türlü altyapımız hazır. Avrupa’daki ürünlerde bulunmayan detaylı kullanım kılavuzlarımız, bulut tabanlı veri bankamız, distribütör eğitimlerimiz vs. hepsi titizlikle yapılmakta ve sürekli olarak geliştirilmektedir.
Sizin gibi üreteceği ürünleri sipariş üzerine yapan ve sürekli kendi geliştirmek durumunda olan firmalar için Yalın Üretim çok önemli. Firmanızda bu süreç nasıl işliyor?
Üretimimizde 2010 senesinden beri yalın imalat tekniğini kullanıyoruz. Kendimizi geliştirmek adına da sürekli bu konuda eğitimler alıp, Avrupalı danışman firmalardan destek alıyoruz.
Günümüz konularının en önemli sorusu yeşil enerji ve yeşil üretim. Bu konu ile ilgili çalışmalarınız var mı?
Fabrikamız içerisinde yer alan Ar-Ge Laundry’mizde her daim makinelerimizi deneyip tüketim verilerini analiz ediyoruz ve bu verileri iyileştirmek için çalışıyoruz. Makinelerimizin yeşil enerjiye uyumlu olması için de çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Dünyadaki gelişmeleri de sürekli olarak takip edip, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SDG) prensiplerini şirketimizde de uygulamak projelerimizin arasında.
Yeni dönem çalışmalarınız ve gelecek projeleriniz neler?
Yurt dışında girdiğimiz yeni pazarların istekleri doğrultusunda çalışmalarımız devam ediyor. Bir yandan da yurt içinde şehir hastanelerinin taleplerini karşılayacak hijyenik bariyer makinelerine ağırlık verdik. Sektörümüzde tüm dünyanın bildiği, saygı duyduğu global bir oyuncu olmak en büyük hedefimiz.